M
Marsbahis
Administrator
Yönetici
Destanlar, bir milletin tarihini, kültürünü ve değerlerini kuşaktan kuşağa aktaran eşsiz edebi eserlerdir. Türk edebiyatında bu eserler, sadece tarihi olayları anlatmakla kalmaz, aynı zamanda toplumun inançlarını ve hayal gücünü de yansıtır. Bu bağlamda öne çıkan Türeyiş Destanı, hem tarihi hem de kültürel yönleriyle dikkat çeker. Peki, Türeyiş Destanı kime aittir, ne anlatır? Türeyiş Destanı konusu ve özeti nedir?
TÜREYİŞ DESTANI KİME AİTTİR?
Türeyiş Destanı, Uygur Devleti’ne ait bir Türk destanıdır. Göktürk Devleti’nin yıkılmasının ardından Türklerin nasıl tekrar toparlandığını ve yeniden güç kazandığını anlatması nedeniyle Türk kültüründe özel bir yere sahiptir. Bu destan, özellikle Türkler tarafından araştırılsa da, günümüzde farklı milletlerden okurlar tarafından da merak edilmektedir.
TÜREYİŞ DESTANI ÖZETİ
Hun Hakanı’nın iki kızı olağanüstü güzelliktedir ve sadece ilhanlarla evlenebileceğine inanılır. Bu nedenle Hakan, kızlarını insanlardan uzak tutmak için yüksek bir kuleye kapatır. Günlerden bir gün, tanrısının yardımıyla Bozkurt kılığına giren bir varlık ortaya çıkar ve kızlarla evlenir. Bu evlilikten çok sayıda çocuk dünyaya gelir. Doğan çocuklar Bozkurt ruhunu taşır ve sesleri de Bozkurt’un sesi gibi çıkar. Zamanla bu çocuklar, Türk soyunun devamını sağlayarak Dokuz Oğuz ve On Uygur olarak adlandırılır ve destanda ölümsüzleşir.
Türeyiş Destanı, sadece bir tarihi anlatı değil, aynı zamanda Türk kültüründe yeniden doğuşu ve soyun devamlılığını simgeleyen etkileyici bir eser olarak günümüze kadar ulaşmıştır.
TÜREYİŞ DESTANI KONUSU
Türk destanlarının hemen hepsi kişilerde hayranlık uyandıracak eserlerdir. Destanlardan bir tanesi de Türeyiş Destanıdır. Uygur Devleti'ne ait olan bu destan Göktürk Devleti'nin yıkılmasından sonra Türklerin tekrar nasıl ayağa kalktığını anlatır. Hükümdarın kızı Bozkurt ile evlenerek soyunu devam ettirir. Fakat bu Bozkurt tanrıdır. Tanrı, Bozkurt suretine bürünerek Hun Hakan'ın kızı ile evlenmiş ve bu sayede Bozkurt ruhu taşımakta olan çocuklar dünyaya gelmiştir. Aynı zamanda dünyaya gelen Bozkurt çocukları Bozkurt sesine sahiptir. Yine bu çocuklar da Bozkurt ruhunu içlerinde barındırarak çoğalmışlardır.
TÜREYİŞ DESTANI ÖZETİ
Büyük Hun Hakanlarından bir tanesinin 2 kızı varmış. Bu kızların ikisi de çok güzelmiş. O kadar güzellermiş ki Hunlar, iki kızın da sadece ilhanlar ile evlenebileceğine inanıyorlar ki ve aynı zamanda bu kızların insanlar için yaratılmadığına inanıyorlarmış. Hakan da bu şekilde düşündüğünden dolayı 2 kızı da insanlardan uzak tutabilmek için çareler arıyormuş. Ülkenin en kuzeyinde, insanların uğramadığı hatta hiç ayak basmadıkları bir yerde, oldukça yüksek bir kule yaptırmıştır.
İki güzel kızını da bu kuleye kapattırmıştır. Sonrasında da kendi içerisinde inandığı tanrısına yalvarmaya başlamıştır. Tanrısına o kadar çok yakarmış ve yalvarmış ki, en sonunda bir gün, tanrısı bozkurt suretine girerek gelmiştir. Sonra bu bozkurt, kızlarıyla evlenmiştir. Evlilikte oldukça çok çocuk dünyaya gelmiştir. Bu çocuklara ise Dokuz Oğuz - On Uygur denmiştir. Bu çocukların tamamının sesi bozkurt sesine benzemiştir. Yine bu çocuklar bozkurt ruhunu içlerinde yaşayarak soylarını devam ettirmişlerdir.